Teknede Yarak Hasretimi Giderdi

Merhaba 31Seks Öyküleri okurları. Dostlarımın İnternet isteğini dinledikten sonra ben de kendime bir bilgisayar alarak, yalnızlığın vermiş olduğu can kasvetini İnternette gidermeye başladım. İnternette Sörf yaptıkça, bir hayli sayfalara girdim ve tabi ki sex sayfalarına da. Kaymak Gibi 31Seks Öyküleri sitesini keşfettiğimden beri hergün kumpaslı okuyorum. Başkalarının seks öykülerini okudukça tahrik oluyorum, bu surattan ben de size bir öykümü anlatmaya karar verdim. Benim adım Özge, 26 yaşında, eşinden dağılmış, dul bir kadınım. Çocuğum yok ve şu anda yalnız yaşıyorum. Eşimi parçalarken mülk paylaşımına gittik ve sahibi olduğumuz mağaza eşime kalırken, yazlık konut ile kullandığımız araba benim oldu. öykü de yazlık konutumun olduğu yerde geçiyor.

Yazlıktayken, genelde komşum Aylin ve erkek dostu Tayfun ile zaman geçiririm. Aylin’le çok sıkı bir dostluğumuz var. Aylin çok zeki biri ve Tayfun gibi bir erkek dostu olduğu için de çok uğurlu bir kadın. Tayfun ise zaferli bir sunucu ve TV programcısıydı. Yakışıklı ve mizahlı biri. Sarihçesi Aylin’i çok çekemiyordum. Tayfun’un hoş bir teknesi vardı, her hafta Cuma yazlığa kazanç ve Cumartesi günü sabahtan hep birlikte balığa çıkardık. Tayfun bu hobiyi bana ve Aylin’e de aşılamıştı. Hafta içi Tayfun olmadığından, Aylin’le ben hep dolaşır tozardık, genelde seks mevzularını konuşur, gülüşürdük. Aylin Tayfun’la yatakta yaptıklarını anlatır ve arada bir bana, “Sen nasıl katlanıyorsun kızım erkeksizliğe? Bir sene yarak yemeden durulur mu?” diye takılırdı.

Geçen yaz yazlığa gittiğimde, Aylin’le Tayfun’un ufaladıklarını duydum. Ama Yeniden de bu yaz beraber kullanacaklardı yazlığı. Aylin Tayfun’u geri kazanmak için peşinden koşuyordu. Zira Tayfun bırakılacak bir erkek değildi. Cuma günü Aylin bana, annesinin hasta olduğunu ve İzmire gitmesi gerektiğini söyledi, “Tayfun bu akşam yazlığa gelecek, yemek mevzusunda ona dayanakçı olursan coşarım. Elinden geldiğince de göz kulak ol, neme gerekli başkasıyla filan takılır, onu elimden kaçırmak istemiyorum!” dedi. Ben de, “Sen merak etme!” dedim. Akşam Aylin İzmire gittikten 2 saat sonra Tayfun geldi. Ben de onların yazlıkta hoş bir yemek hazırlamakla meşguldüm. Tayfun’un haftasonları Rakı içtiğini bildiğim için, birkaç da meze hazırladım. O gün üzerimde bir mini etekle tişört vardı ve içime sütyen takmamıştım. Tayfun ile hem sohbet ediyor, hem de masayı kuruyordum. Masaya eğildiğim zaman Tayfun gözlerinin göğüslerimde olduğunu farkettim. Doğru söylemek gerekirse bu oldukça güzelime gitmisti.

Yemeğe oturduk ve ben de onunla birlikte iki bardak Rakı içtim. Sohbetimiz dönüp gezip, ilişkilerden açılmış, mevzu benim yalnızlığım üzerinde yoğunlaşmıştı. İçkinin de tesiriyle sarih sarih konuşmaya başlamıştık. Tayfun bana, yalnız yaşamanın güzel olmadığını, 26 yaşında hoş bir kadının seks hayatının olmamasının makûs olduğunu filan söyledi. Ben de, “Evet haklısın, ama herşey senin suratından, şayet erkek dost edineceğim zaman seni kriter olarak göz önünü yakalamasaydım, şimdiye çoktan birini bulmuştum!” dedim. Tayfun bu laftan çok memnun olmuş, bana daha bir akdikeni gözle bakmaya başlamıştı. Yemeğimiz bitmiş, bu arada saat te epeyce ilerlemişti. Ben sofrayı kaldırarak, artık gitmem gerektiğini söyledim. Cumartesi beni tekneyle balık avlamaya davet etti. Ben de kabul edip, sabah buluşmak üzere sözleşip böldüm oradan.

Sabah olunca bikinimi giydim ve üzerime de çok kısa olan mini eteğimi giydim. Birliktece tekneye binip açıldık. Tayfun’un teknesi hakikatinde mini bir yat gibiydi. Bir kabini, iki yatağı vardı ve hatta ufak bir buzdolabı dahi vardı. Sakin bir koyda demir attık. Öğlene doğru balık avlamaktan canım bunalmıştı ve güneşten de pişmiştim. Denize gireceğimi söyledim ve teknenin suya inen merdivenlerine yöneldim. O anda usuma denize üstsüz girmek geldi. Tayfun’a bir mahzuru olup olmadığını sorduğumda, memnun olmuş bir ifadeyle, “Hayır, hiç mahzuru yok, zati ıssız bir koydayız, nasıl olsa kimse göremez!” dedi. Bikinimin üstünü çıkarıp suya vazgeçtim kendimi. Tayfun’un beni göreöğreneceği yerlerde yüzmeye çalışıyordum. Emelim tabi ki Tayfun’un alakasını daha fazla sürüklemekti…

Bir vakit sonra Tayfun’a seslendim, “Su harika, sen de gelsene!” dedim. Tayfun, “Tamam, ama ben de altsız yüzeceğim!” deyip, mayosunu çıkarınca, azıcık donakalmış ve azıcık da heyecanlanmıştım. Takribî 1 yıldır yarak görmemiştim. Tayfun anadan üryan suya sıçrayarak yanıma kadar surattı ve “Haydi sen de altını çıkar, nasıl olsa kimseler yok!” dedi. Ben de, “Delisin sen!” diyerek, bikinimin altını çıkarıp tekneye fırlattım. İkimiz de anadan üryan, uzunca bir vakit yüzüp, şakalaştık. Arada bir bana sarılıyor, surat surata geliyorduk, göğsü göğüslerime, siki de göbeğime dokunuyordu. Artık ikimiz de rahat hareket etmeye başlamıştık…

Daha sonra ilk kendime gelen ben oldum ve “Hadi çıkalım artık, ben acıktım!” dedim. Tekneye evvel ben çıkarken, hareketlerimi ağırdan alıp, alttan beni izlemesine olanak verdim. Tekneye çıktığımızda bana bedenimin çok hoş olduğunu söyledi. Teşekkür ettim. Üzerimize hiçbir şey giymeden, dolaptan gıdaları çıkardık, iki tane de soğuk bira açtık. Masada anadan üryan bir durumda yemeğimizi yeyip biralarımızı yudumlamaya başladık. İkinci biralarımızı içerken Tayfun oturduğu yerden kalkıp, yanıma geldi oturdu. Siki kalkmıştı ve ben heyecanla sikine bakıyordum. Gülerek sikini yakaladı ve “Onu çok azdırdın hoşum!” dedi. O mu beni, ben mi onu azdırdım öğrenemem ama, daha fazla sabredemeyip, sikini elime aldım ve alt yukarıya sıvazlamaya başladım…

O da göğüslerimi okşarken ateşlice öpüşmeye basladık. Daha sonra boynumu öpüp yaladı, oradan da göğüslerimi yalamaya, emmeye başladı. Elimdeki siki taş gibi olmuş, damarları atıyordu. Tayfun bir elini de amıma götürüp okşayınca, benim soluk alış verişlerim süratlenmeye başlamış, hafif hafif inliyordum. Tayfun ayağa kalkıp, “Haydi kamaraya girelim!” dedi, elimden tutarak beni kamaraya çekti. Yatağa yatırıp bacaklarımı iki yana ayırdı, amıma yumuldu. Amımı yalayıp, diliyle amımı sikerken, bir parmağı da arka deliğimin girişini zorluyordu. Ben de onun sikinin tadına bakmak istiyordum, üzerine çıkıp, 69 pozisyonuna geçerek, o muhteşem sikini aç kalmışçasına emmeye başladım. Bir alt, bir yukarıya sikini ağzıma alırken, taşaklarını da okşamam çok güzeline gitmişti. O da dilini amıma, bir parmağını da götüme sokup çıkarıyordu…

Daha fazla dayanamadım, ona dilenerek, “Lütfen, sikini istiyorum amıma!” dedim. Beni özgür vazgeçince, suratım ona dönük durumda sikinin üzerine oturdum. Zati kayganlaşmış amıma bir oturuşta girivermişti siki. Uzun bir vakit üzerinde oturup kalktım. Sikini sonuna kadar içime alıyordum, o da göğüslerimi sıkıp okşuyor ve alttan sikini amıma bastırıyordu. Çok geçmeden titremelerle Orgazm olmaya başladım. O kadar harikaydı, o kadar uzun bir Orgazmdı ki, anlatamam.

Daha sonra beni yatırıp, o üstüme geçti. Hem amımı sikiyor, hem de göğüslerimi yalıyor, beni zevkten çıldırtıyordu. Tayfun hareketlerini süratlendirince boşalacağını kavrayıp, “Lütfen içime boşalma hayatım!” dedim, zira hamile kalmaktan korkuyordum. Zati onun da öyle bir hedefi yokmuş, boşalacağı an içimden çıkıp, başucuma doğru geldi ve “Hadi bebeğim aç ağzını!” dedi. Niyetini kavramıştım, döllerinin tadına baktırmak istiyordu. Bunu daha önceki kocam da hoşlanırdı. Alışkın olduğum için ağzımı açıp, ellerimle de kalçalarını okşayarak boşalmasını bekledim. Siki elinde birkaç 31 hareketi yaptıktan sonra inleyerek döllerini ağzımdan içeri fışkırtmaya başladı. O kadar çok boşalmıştı ki, resmen ağzım dolmuş, döller dudaklarımın kenarlarından dışarıya taşmıştı. Hepsini yutmak zorunda kaldım. Ardından sikini ağzıma sokup çıkararak kalan son damlaları da arındırdı bana. Çok güzelime gitmişti, ama hali hazırda azgındım.

Tayfun yanıma uzandı ve birbirimize sarılıp dinlenmeye koyulduk. Bundan sonra erkeksiz değildim, istediğim zaman beni yatağa atacak birisini bulmuştum. Bu arada konuşuyorduk. Tayfun’un anlattığına göre, Aylin hiçbir zaman ağzına boşalmasına izin vermiyormuş. Ayrıca Aylin, Tayfun’un Götçü seks isteklerine her zaman ters yanıt vermiş. Aylin bana bunlardan hiç bahsetmemişti, böyle bir erkeğin isteklerini nasıl karşılamaz kavrayamadım. Ben daha evvel mutsuz bir konutluluk geçirdiğim için iyi erkeğin değerini öğrenirim. O surattan ona arka deliğimi de tatma fırsatını verecektim. Dudaklarından öperek, boynunu boğazını yaladım, ordan göğüs uçlarını, ardından göbeğini, ordan taşaklarına geçip yalamaya başladım. Tayfun’un siki çoktan hareketlenmişti. Taşaklarını yalamaya devam ederken, bir elimle de sikini alt yukarıya sürüklüyordum. Siki iyice kalktıktan sonra, “Götümü sikmek istiyor musun?” dedim.

“Çılgın misin, istemez miyim hiç?” diyerek, neşeyle hemen yerinden doğruldu. “Ama ilk olacak…!” dedim ve domaldım. “Tamam aşkım!” diyerek kalçalarımı iki eliyle ayırıp, arasına yumuldu. Diliyle bir amıma, bir götümün deliğine darbeler atıyor, arada bir dilini götüme sokmaya çalışıyordu. Daha sonra bir parmağını götüme sokup çıkarmaya başladı. Göt deliğimin yavaş yavaş genişlediğini seziyordum. Ardından ikinci parmağını da sokup çıkarmaya başladı. Bu bana azıcık acı veriyordu, ama arada bir söylediği tatlı laflar beni tekerrür motive ediyordu. Bir vakit parmaklarıyla girip çıktıktan sonra, genişleyen göt deliğime sikini yasladı ve yavaş yavaş ittirmeye başladı. Sikinin başı girince çok acımıştı, bir vakit öyle beklemesini söyledim. Azıcık bekledi ve ben, “Tamam, devam et!” deyince, kalanını da sokup, kenetlendi arkama. Azıcık da öyle bekledikten sonra götüme girip çıkmaya başladı. İlk başlarda acı vermesine karşın, alıştıktan sonra ben de zevk almaya başlamıştım.

Götüme süratli süratli girip çıkmaya devam ederken, bir ara beni kendine doğru sürükleyip doğrulmamı sağladı ve bir eli göğüslerime, ötekiyi de amıma yöneldi. Bir anda üç duyarlı noktamın uyarılması benim Orgazm olmama yetmişti. O da bir vakit sonra inleye inleye götüme boşaldı ve siki ininceye kadar da götümü sikmeye devam etti. Daha sonra derlendik. Tayfun teknede duş alırken, ben hemen denize sıçradım ve azıcık ferahladım. Denizden çıktığımda, Tayfun biralarımızı Yenilemişti. O gün teknede akşama kadar anadan üryan kaldık. Sarmaş gez oturup sohbet ettik, öpüştük, elleştik, seviştik ve sikiştik. Akşam beni yazlığa vazgeçerken, bu yaşadıklarımızı Aylinin öğrenmemesi mevzusunda ikimiz de hemfikirdik. Yazlıktan ayrılırken bana bu hoş gün için teşekkür etti. Ben de ona tabiki.

Aradan çok zaman geçmesine karşın birdaha görüşemedik ve iletilerime de yanıt vermiyordu. Yayınlarını dinlerken sesini dinleyip kendimi tatmin ediyordum. Sonuna sabredemedim ve birgün stüdyosuna gittim. Bana, artık ciddi ilişkiler yaşamak istediğini, ama Aylinle dost olduğum için bunun benimle olamayacağını, çok acıklı olduğunu ve bundan sonra bir daha öyle birşey yaşayamayacağımızı söyledi. Üzüldüm, ama onun bu kararına da saygı duydum.